29 Ocak 2012 Pazar

Sayı:2|Kasım 2010

Portakal gaste hep renkli çıksın hayal ederdim; çıkar dedim çıkacak!
*** 
Tıp Fakültesi Dönem III Öğrencisi Alihan, Lady Gaga'ya Dava Açtı!!!

Alihan, Lady Gaga'nın Alejandro şarkısında "Alihandır o, alihandır o" sözlerini kullandığını iddia ediyor. Alihan "İsmimi kullanmış ama hiç haberim yok. Geçen gün Arkadaş Cafe'de batak oynarken farkettim. İnsan bir izin alır, bir şey alır. Yaptığı çok ayıp. Hakkımı arayacağım, bu işin peşini bırakmayacağım. Maddi ve manevi tazminat davası açtım." açıklaması yaptı.
*** 
Tıp Fakültesi Öğrencisi 32 Yaşındaki Murat Kuncer, Sonunda Dördüncü Sınıfa Geçti

Murat Kuncer, sınıfı geçişini kutlamak üzere üniversite bünyesindeki M salonunda bin kişinin katılımıyla düzenlenen törende bir konuşma yaptı. Yaptığı konuşmada, üçüncü sınıfın ilk komitesinde hocalardan birinin derste söylediği sözlerden çok etkilenerek, günün yirmi üç saatini iyi insan olmak için harcamayı, bu uğurda uykusuz bile kalmayı, kalan bir saatte de ders çalışmayı hayat felsefesi haline getirdiğini; bu durumun da üçüncü sınıf konularını ancak on iki yılda bitirebilmesine neden olduğunu belirtti. Murat Kuncer’in dâhiliye stajından kaç yılda geçeceği merakla bekleniyor.
***
Tıp Öğrencilerine Yeni İş İmkanı!

Babası Kayserili olan girişimci tıp öğrencisi Mülayim K., ders çalışırken dökülen saçlarını biriktirdi ve biriken saç tellerinden peruk yapılması için kuaför Ankaralı Yaşar’a başvurdu. Ankaralı Yaşar olayı ilk başta şaşkınlıkla karşıladığını ama eve gidip sağlam kafayla düşününce çok mantıklı bulduğunu belirtti. Mülayim olay sonrası yaptığı açıklamada: “Günde 200-300 tel birikiyor. Bir peruk için 220 tel gerekiyormuş ama dert etmiyorum; daha ingilizce hazırlık okuyorum, yolum çok uzun. İntern abi ablalarla konuştum. ‘Bir yandan hastane, bir yandan TUS, her hafta bir tane peruğu rahat çıkarırsın’ diyorlar. TUS’u kazanana kadar hedefim üç haneli sayılara ulaşmak. Tabi bu kadar özgüveni babamın ve dedemin kel olmasına ve soy ismimize borçluyum. Şu an kendime rakip olarak kimseyi görmüyorum.” dedi.
*** 
Tıp Fakültesi Dönem III Öğrencisi M.S.S. (20) Bacillus Antracis Preparatı Çaldı!

Olay 22 Ekim tarihinde saat 14.38’de mikrobiyoloji laboratuvarında gerçekleşti.Bir başkasıyla mikroskobunu paylaşmak istemediğini, hemen sadece kendisine ait olacak bir mikroskop verilmezse elindeki preparatla kendisini kontamine edeceğini söylediği iddia edilen M.S.S., arkadaşları tarafından masadaki yoğun alkol kullanılarak üç saniyede etkisiz hale getirildi. Şarbon etkeni olan bacillus antracis preparatının o hengamede bulunamadığı, preparatın kötü ellere geçmesi durumunda biyolojik silah olarak kullanılabileceği, bu yüzden gerekli önlemlerin acilen alınması gerektiği yetkili makamlara bildirildi. Mor amfide gözaltına alınan M.S.S.'nin mikroskop anahtarına el konuldu ve mikrobiyoloji laboratuvarına girişi süresiz olarak engellendi. M.S.S. daha sonra yaptığı açıklamada pişman olmadığını, hakkını sonuna kadar arayacağını ve olayı AİHM’e taşıyacağını belirtti. Olay sonrası çok gergin oldukları gözlenen mikrobiyoloji hocalarının kendi aralarında “Anatomide otuz kişiye bir kadavra veriyorlar, gıkları çıkmıyor. Biz iki kişiye bir mikroskop verince olay çıkartıyorlar.” şeklinde konuşmaları, anatomi ve mikrobiyoloji anabilim dalları arasındaki çekişmeyi gözler önüne seriyor.
*** 
Hacettepe’de Anatomi Sınavı Skandalı! (yok artık dedirtecek haber)

Dönem II'lerin ilk komitesinde bir öğrencinin tüm anatomi sorularını doğru yanıtlaması üzerine Anatomi Anabilim Dalı karıştı. İki öğretim üyesinin sinir krizi geçirdiği görülürken, bir öğretim üyesi de kalp krizi geçirerek hastaneye kaldırıldı. AD Başkanı ise "Olacak iş değil! Ben hayatım boyunca Hacettepe’de anatomiyi tam yapan öğrenci görmedim. O öğrenci kesin kopya çekmiştir, araştırıyoruz. Büyük ihtimalle bütün sınavı iptal edeceğiz." şeklinde açıklama yaptı.
*** 
Türkiye’deki yabancılar en çok burunlarını rahat silememekten şikayetçi !!!

Türkiye’de bulunan yabancı uyruklular üzerinde yapılan araştırmada ilginç bir sonuçla karşılaşıldı. Türkiye’deki yabancılar ülkelerindeki gibi sesli, rahat rahat burun silememekten şikayetçi. Yapılan araştırma ayrıca, insanların sadece Türkiye’de burun silerken strese girdiğini ortaya çıkardı…

Fıstıkçı Şahap konuyu açıklığa kavuşturmak için Erasmus öğrencisi Almanyalı Hans ile konuştu;

”Erasmus programıyla Türkiye’ye geldiğimden beri rahat rahat burnumu silemedim. Okulda katıldığım ilk derste burnum akmıştı ve gayet normal bir şekilde sesli olarak silmiştim üç dört defa… ama her defasında sınıftakilerin güldüğünü ”heayvan, aaiyi, yuoh mhakoyom” gibi anlamını bilmediğim sesleri tekrarladıklarını duydum. O gün bu gündür burnumu rahat silemiyorum, siz Türkler bu stresle nasıl yaşıyorsunuz? Önümüz de kış, zor günler bizleri bekliyor. Geçen ay Almanya’da ailemi ziyaret ettim ve orada burnumu silmekten aldığım tadı hiçbir şeyden almadım belki domuz eti…ama yok yok…”

Yabancılar, insanların burunlarını silmesinin gayet normal olduğu bilincinin aşılanması için ”Bir batılı gibi sümküreceğiz” adında bir sosyal sorumluluk projesinin başlatılmasını talep ediyor.
 
;